7 Mart 2012 Çarşamba

Mavi Cami; SULTANAHMET

İstanbul’a boğazdan bakıldığında, İstanbul’u İstanbul yapan o muhteşem görüntüdeki en büyük pay sahiplerinden biri olan Sultanahmet Camii, görenleri heybeti ile adeta büyülüyor. Gelen ziyaretçi sayılarının oldukça fazla olduğu bu görkemli yapıyı biraz daha yakından tanıyalım...

Sultanahmet Camii Koruma ve İhya Derneği Başkanı İbrahim Ayçiçek’le Sultanahmet Camii’nin Koruma ve İhya Derneği hakkında sohbet ettim.

Dernek’de kimler çalışmaktadır?

Dernek bir sivil toplum kuruluşudur. Dernekleri genelde yönetim kurulu yürütür. Cami derneklerinde genel alışkanlık budur. Dört veya beş kişi vardır. Bu kişiler buradaki sorumluluklarını sürdürürler.

Camiye ortalama olarak kaç kişi geliyor?

Sultanahmet Camii’nin konumu çok farklı. 35 dönüm üzerine kurulmuş bir mekân. Sadece cami ve bahçesinden bahsediyorum, külliyesi hariç. Buraya gelen insanların sayısı yazın 30 binden aşağıya düşmüyor kışın ise 5 bin ile 10 bin arasında değişiyor. 

Diyeceksiniz ki; 30 bin diyorsunuz ama ezbere mi söylüyorsunuz, sayıyı abartıyor musunuz?

Hayır, verdiğimiz sayılar tamamen doğrudur. Çünkü biz camiye gelen yerli ya da yabancı kişilere bir kullanımlık ayakkabı poşeti veriyoruz. Burada kullanılan ayakkabı poşetleri sayesinde camimize gelen kişilerin sayılarını anlayabiliyoruz. Ramazan ayı malum dini bir ay olduğu için, ziyaretçi sayısı 1 milyon’dan aşağıya düşmüyor. 

Buraya gelen turistlere özel faaliyetleriniz var mı?

2 sene kadar önce İstanbul Müftülüğü ile ortak bir toplantı yaptık. Buraya gelen turistlere bu zamana kadar herhangi bir şey yapmadığımızı düşündük. Sadece eşarp, etek, ayakkabı poşeti, güvenlik hizmeti ve rehberlik hizmeti veriyoruz. Verilen rehberlik hizmetini turizm firmalarına ait rehberler yapıyorlar. Ama tabii bu rehberler genel olarak sanat ile ilgili bilgi veriyorlar. İslam ile ilgili bilgiye değinemiyorlar diye düşündük ve küçük bir kitapçık çıkaralım dedik. Bu kitapçık, İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı ve Marmara Üniversitesi öğretim görevlileri tarafından yazıldı. Bu kitabımızın içerisinde “İslam, ibadet ve cami nedir?”, “Peygamber kimdir?”, “Kur’an ne anlatıyor?” gibi soruların cevapları yer alıyor. İngilizce ile başladık ve şu anda sekiz tane lisan çıkardık. Hedefimizde 15-16 lisana çevirmek var.

Derneğiniz camiye personel hizmeti sağlıyor mu?

Kaymakam, valiliğin ilgili kişileri, ve bürokratlar bir araya geldiler ve “caminin bir takım rutin hizmetlerini biz yürütelim” dediler. Dernek adı altında, derneğin de önünü açarak temizlik hizmetlerini, güvenlik personellerini biz karşılayalım dediler. Çünkü Diyanet İşleri Başkanlığı bu kadroları sağlayamıyor yani camilere temizlik ve güvenlik personeli tayin edemiyorlar. Sanırım böyle bir hakları yok. Biz şu anda 20 tane personel ile çalışıyoruz. Burada çalışan personellerin 12 tanesi tam gün, sekiz tanesi ise dönüşümlü olarak part-time çalışıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ise 20’ye yakın personeli var. Bu 20 personelinin 13 tanesi güvenlik personeli, diğerleri ise bizim temizlik birimine takviye personel olarak görev yapıyorlar. Diyanet’in ise altı tane personeli bulunuyor. Yani şu anda toplam olarak 45 tane personelimiz var.

Sizden olan personellerin gelirleri nasıl sağlanıyor?

Derneğimizin üyeleri zaten bölgenin esnafları. Biraz da kalburüstü esnaflar. Bu kişilerin bırakmış olduğu bağışlar var. Bunlarla birlikte bir havuz oluşturuldu ve sürekli bir akar şekline dönmesi için gayrimenkul alındı. Şu anda bizim 2-3 tane gayrimenkulümüz var. 
Çalışan personellerimizin özlük haklarını bunlarla karşılıyoruz. Bunun yanında camiye gelen turistlerin bırakmış olduğu bağışlar da var. Rutin giderlerimizin %70’ini ise yabancı ziyaretçilerimizden sağlıyoruz.Caminin üst örtü sistemini 4 yılda yeniledik. Bunu da sadece dernek bünyesinde yaptık yani herhangi bir kurumun katkısı olmadan.

Derneğinizin personel harici, ne gibi çalışmaları var?

Camimizin rehberlik hizmetlerini veriyoruz. Yönlendirme olarak düşünün, kapıda personellerimiz bulunuyor. Bunun dışında camimizin çevre temizliğini yapıyoruz. Cami içerisinde kapalı devre kamera hizmetimiz var. Bahçe içerisinde de vardı fakat çöktü. Burası biliyorsunuz bir tepe olduğu için Sultanahmet Camii minarelerinde âlemlerden dolayı akım çekme oranı çok fazla. Yani İstanbul’da bir yıldırım olayı var ise, mutlaka Sultanahmet’e düşüyor. Çünkü âlem bakır ve altın olduğu için hemen yakalıyor. Paratonerimiz var ama bir kere yıldırım vurduğunda toprağa iletiyor, ikinci kere vurduğunda eritiyor, üçüncüsünde ise gücü kalmıyor ve sıkıntı yaşıyoruz. Ciddi bir firma ile görüşüp, sonunda yıldırımlıkları yeniledik. Cami içerisine iç yıldırımlıklar yaptık yani sistemi daha da güçlendirmeye çalışıyoruz. 

Camiye restorasyon yapıldı mı?

Özellikle 2001 yılından sonra camide lokal olarak belirli bölgelerde kubbelerin kıyılarında rutubetler oluşuyordu. Bunu vakıflar ile görüştük. Gerekli izinlerimizi aldık ve caminin üst örtü sistemini yeniledik. Yaklaşık dört yıl sürdü. Bunu da sadece dernek bünyesinde yaptık yani herhangi bir kurumun katkısı olmadan. Bunun yanında caminin taşlarının kalınlığı 30 cm hatta bazı yerlerde bir metreye yakın taşlar var. Fakat yılların vermiş olduğu aşınmalar sonucunda iki taş arasındaki derzlerde su akıntıları oluşuyordu. Taşların restorasyon çalışmaları yapıldı. Bu da Vakıflar ve Anıtlar Kurulu’nun iş ortaklığında yapıldı. Biz onlardan danışmanlık hizmeti alıyoruz, ama işi biz kendimiz firmalara veriyoruz. Diğer bir yenileme ise; Caminin muhtelif yerlerinde kitabeler ve hat sanatları var. Bunların hepsi orijinal haline getirildi. Altın varak dediğimiz malzeme ile yeniledik. Bir de halılar komple değişti. Yetkili kişiler ile ortak çalışma yaparak, caminin üzerindeki desenleri halının üzerine koyup özel bir makine halısı yaptık. 
Yani bizim derneğimiz genellikle caminin bakımını ön plana koyarak, restorasyon faaliyetlerini gerçekleştirdi. Kültürel faaliyetlere daha sonra açılmak istedik.

Kültürel faaliyet demişken, uzun yıllardır alışılmış kitap fuarını caminizde göremedik. Bunun nedeni nedir?

Türkiye Diyanet Vakfı ramazan ayı boyunca Sultanahmet Camii’nin avlu kısmında kitap fuarı açıyordu. Bu etkinlik 28 yıldır burada yapılmaktaydı fakat bu yıl burada dediğiniz gibi olmadı. Nedenini ise inanın bizde çok iyi bilmiyoruz. Fakat ilgili bir kişiye sorduğumuzda, Sultanahmet Camii’nin avlusunun bu kadar yoğunluğu kaldıramadığını söylüyorlar ama, bir de belirgin alışkanlıklar var. Binlerce insan gelip burada kitap fuarını geziyorlardı. Geri gelecek mi bilemiyoruz. Buradan gittiği için üzüldük, çünkü Ramazan Ayı’nda buraya ayrı renk kattığını düşünüyoruz.

Son olarak ziyaret saatlerini öğrenebilir miyiz?

Oldukça sık sorulan bir soru, camimiz kışın 09.00 ile 16.30 saatleri arasında yazın ise 09.00 ile 18.30 saatleri arasında açık.

Röportaj: Dicle Aslı Mursaloğlu 
                                                             

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder